19/03/2013 by Zeynel Engin
Avustralya Türk medyasında yeni bir dönem başlıyor
Yazılı basında başarılı olarak 30-40 yılı doldurmak oldukça zordur.
Bir lokantacı olsanız, lezzeti bir kere tutturduğunuzda ve tattırdığınızda artık kurumunuzu aynı verimlilikte asırlara taşımanın tek şartı o lezzeti iyi muhafaza etmektir. Sultanahmet köftecisi önünde, komşu köfteciye kadar uzanan kuyrukların aradığı tek şey “o eski lezzet”tir.
Oysa gazetecilikte bu, o kadar kolay değildir. Çünkü bir taraftan yayın ilkelerinizi, ilerleyen yıllarda şartlar ne olursa olsun muhafaza etmek, diğer taraftan da sektörünüzdeki baş döndüren gelişmeleri sürekli izlemek ve uygulamak zorundasınız. Yani son derece muhafazakâr ama aynı zamanda bir o kadar da yenilikçi olmak zorundasınız. Köklü yayın kurumlarında değişim; büyük gemilerin manevrası gibi oldukça zordur.
Yaklaşık 1.5 yıl önce yayın hayatına başlayan Milliyet Australia genç ve dinamik yapısı sayesinde büyük ve yavaş bir gemiden ziyade, küçük ve hızlı bir sürat motoru gibi bazı kararları hızla almakta ve bunu başarı ile hayata sokmakta.
Değişen teknolojik gelişmelere paralel olarak gazetelerden beklentiler de sürekli değişmektedir. Tüm dünyada yayıncılığın büyük değişim yaşadığı, rekabetin çok acımasızlaştığı ve dijital medyanın da etkisini arttırdığı bir dönemde Avustralya Türk medyasında öncü olarak bazı yatırımlar yapmaya karar verdik. Öncelikle okuyucu dostu, son teknolojik trendlere göre dizayn edilmiş her hafta en az 4-5 kez güncellenen bir web sitesini yayın hayatına soktuk. Öte yandan Facebook başta olmak üzere önemli sosyal mecralarda da yer alan gazetemiz, hem her hafta içeriğini geniş kitlelerle ulaştırmakta hem de gazetemize reklam veren kurum ve kuruluşların kampanya ve organizasyonlarını Milliyet Australia takipçileri ile paylaşmakta.
YENİ BİR DÖNEM BAŞLIYOR…
Elinizde bulunan gazete ile yeni bir döneme adım atma gayreti içindeyiz. Bildiğiniz gibi yeni yılla beraber mizanpajımızda bazı değişiklikler yaparak grafik derinliği olan, daha rahat okunan bir gazete sunmaya çalıştık.
Bu sayımızdan itibaren de iPad platformunda “Milliyet Australia” uygulaması sayesinde gazetemize digital ortamda ulaşabileceksiniz. Artık iPad ortamında gazetenizi okuyabilecek, belki de sizin ya da bir tanıdığınızın konu olduğu Milliyet Australia sayısını digital olarak arşivinizde saklayabileceksiniz. Öte yandan Milliyet Australia’ya reklam veren kurum ve kuruluşlar da digital ortamın sunduğu farklı reklam seçeneklerinden yararlanabilecek, tanıtmak istedikleri ürün ve hizmetleri daha geniş kitlelere ulaştırabilecek.
Birçok ulusal gazetenin bile henüz gerçekleştiremediği bu digital dönüşümü Avustralya’da yayın yapan etnik bir Türk gazetesinin başarması, bizler için mutluluk verici bir olay. Bu projenin hayata geçmesinde en büyük desteği siz değerli okurlarımızdan aldık. Sizlerin gazetemize olan ilgisi ve sevgisi, her hafta sizlerden aldığımız onlarca mail, sizlere daha iyi bir hizmet sunma gayretinde olan bizleri fazlasıyla motive etti. Sizlere daha iyi hizmeti, en güncel ve başka hiçbir yerde bulamayacağınız haberleri verme gayretinde çalışmaya devam edeceğiz.
YENİ PROJELER YOLDA
Buraya kadar paylaşmaya çalıştığımız dijital hamlelerimiz günümüz dünyasında hemen hemen her gazetenin yapmaya çalıştığı olmazsa olmaz şeylerdir. Bunlara ek olarak Avustralya Türk toplumuna ait “görüntülü haber” arşivi çalışmamız devam ediyor. Türk toplumu tarafından gerçekleştirilen etkinliklerin video görüntülerini internet sitemize yükleyerek bir “video arşiv” oluşturma projemiz var. Bu konuda siz değerli okuyucularımızın da katılımlarını bekliyoruz. Özellikle dernek ve kuruluş yöneticileri, düzenlemiş oldukları etkinlikleri gazetemizin websitesi aracılığı ile binlerce vatandaşımıza ulaştırabilirler. Sadece dernek ve kuruluşlar değil, okuyucularımız da düğün, nişan vb mutlu günlerini websitemizde yayınlatarak bu mutluluklarını binlerce kişi ile paylaşabilirler.
AVUSTRALYA ULUSAL MEDYASI İLE ORTAK ÇALIŞMA
Şu anda Avustralya ulusal medyasının önde gelen gazetelerinden biri ile ortak bir proje üzerinde çalışıyoruz. Eğer şartlar her iki taraf içinde uygun olursa sizlerin karşısına değişik bir hizmet ile çıkacağız. Bizi takip etmeye devam edin…
***
Gangnam dan sonra şimdi de “harlem shake” çılgınlığı ortalığı sardı. 1981’de New York’da ortaya çıkan ve zenci dansı olan harlem shake, geçtiğimiz ay Filthy Frank isimli birinin çektiği videoda izlenilip paylaşılıp 10 günde bir virüs gibi tüm dünyayı sardı.
Bu dans için kalabalık bir arkadaş grubuna ihtiyacınız var. Ne kadar kalabalık o kadar başarılı bir koreografi demek. 30 saniyelik müzik süresinde ilk 15 saniyede 1 kişinin dans etmesi ve 15. saniyesinden itibaren de başlangıçta işinde gücünde gibi olan diğer topluluğun yapabildiği kadar saçma hareketler yapması şeklide gerçekleşen bu atraksiyon, üniversite gençliğinden, ordu mensuplarına, iş adamlarından, din adamlarına kadar birçok kesimi etkisi altına aldı. Aman ha dikkatli olun, bu virüs size de bulaşmasın.
***
Gazetecilik çalışanlar için zor ve çileli, patronlar için ise maliyetli bir iştir…
Muhabirsen haberin peşinden koşacaksın, gerektiğinde itilip kakılacaksın… Editörsen; babandan duyduğun habere bile güvenmeyeceksin, iki kez doğrulatacaksın… Patronsan; gazetenin iyi habercilik yapabilmesi için hiçbir masraftan kaçınmayacaksın… Dedim ya… Zor iştir gerçek gazetecilik…
Bazı gazeteler ise işin kolayına kaçıp masa başı haberleriyle gazetecilik yapmaya çalışırlar, haber için zaman ve emek harcama zahmetine katlanmazlar. Böyle davranan gazetelerin başına ise zaman zaman kötü şeyler gelebilir aynı bu hafta bir gazetemizin başına geldiği gibi. Bu gazetemizin haberine göre Cumartesi günü Sydney Başkonsolosluğu ve Avustralya Atatürk Kültür Merkezi (AAKM) desteği ile Türk Evi’nde düzenlenen 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi Konferansına Kadir Has Üniversitesi’nden Doç Dr. Serhat Güvenç katılmış ve konferans gerçekleşmiş. Oysa Doç Dr. Serhat Güvenç kızının sağlık sorunları nedeniyle Avustralya’ya dahi gelemedi ve konferans esnasında Türkiye’de kızı ile ilgilenmekteydi. Gidilmeyen bir etkinlik hakkında oradaymış gibi masa başı haber yapınca ve bu bir alışkanlık haline getirilince bu tür kazaların yapılması ve duvara toslanması hiçte sürpriz olmasa gerek. Bu şekilde yapılan masa başı haberler maalesef gazetelerin güvenilirliğine gölge düşürmekte, okuyucu gözünde değerini kaybettirmekte. Unutmayın, okuyucu gözünde değerinizi kaybederseniz, isterseniz tüm siyasiler sizin hakkınızda ısmarlama demeçler versinler, toplumdan hak ettiğiniz itibarı göremezsiniz.
Bir cevap yazın